16 Ekim 2011 Pazar

freud diye bir sey yoktur.

sen beni öpersen belki de ben fransız olurum
şehre inerim bir sinema yağmura çalar
otomobil icad olunur, zarifoğlu ölür
dünyadaki tüm zenciler kırk yaşından büyüktür.

-senegalliler dahil değil


sen beni öpersen belki de bulvarlar iltihablanır
çağdaş coğrafyalarda üretir cesetlerini siyaset bilimi
o vakit bir sufiyi darplarla gebertebilirsin
hayat bir yanıyla güzeldir canım, sen de güzelsin

-yoksa seni rahatsız mı ettim?

sen beni öpersen belki de aşkımız pratik karşılık bulur
ne ikna edici bir intihar girişimidir şimdi göz göze gelmek
elbette ata binmek gibidir seni sevmek sevgilim
elbette gayet rasyoneldir attan atlamak

-freud diye bir şey yoktur.


sen beni öpersen belki de ben gangsterleşirim
belki de şair olurum seni de aldırırım yanıma
bilesin; göğsümde hangi yöne açmış tek gülsün
yani ya bu eller öpülür, ya sen öldürülürsün.

-haydi iç de çay koyayım.

ah muhsin ünlü

2 Ekim 2011 Pazar

korkunun neye faydasi var?

 Su hayatta temel bi gercek varsa o da, dogrularin hepsini bilip uygulamaya gelince nutkumuzun tutulmasi hareketsiz kalmamizdir heralde. Bu da dogrulardan birisi. Celiskiler butunu zaten her sey. Bi cok sey kendi icinde zittini getiriyor. Getirmese de destekleyici orneklerle mutlaka biz bi seyler buluyoruz. Korkunun ecele faydasi olmadigini bile bile korkmaya devam etmek gibi. Sizin neye korkunuz var? Su an blogumun tek takipcisi ( tamamen reklam yapmadigim icin ) esmen e soruyorum senin neye korkun vardir daglarin kizi heidi?

Benim, bi yerimin kirilmasina var mesela, kolumun kirilmasi, kemiklerime bir sey olmasi, sanki hic iyi olmayacakmis gibi hissettim hep. Sanki hayatimdan uc ay azalicak gibi. Kirik kolla nasil yikanirim, nasil yururum, nasil top oynayanlara hasretle bakarim bunlarla desteklerim korkumu. Oysa sonra sunu farkettim atalarimiz SIR denen su kitabi okumuslar megerse. Nasil mi bak ne demisler bir de, korkutugun basa gelmesi diye bir sey var lugatta. Korktugumuz icin basa geliyordur zaten o diil mi. Evrene o yone enerji salarsan sen sonra da karsiligini gorursun elbette, kolunda kirilir kafanda kirilir. Cunku oncesinde zihnen ruhen buna hazirlanmissindir, gizli gizli o sonuca odaklanmissindir.

Hic kolum bacagim kafam kirilmadi. Ama korkularla yasamaktansa kirilmalarini yeglerdim. Aci itiraftir bu da.

28 Eylül 2011 Çarşamba

klasik hic bir sey yapasim yok.

Her seyden fena halde sikilmis durumdayim. Sebepsiz. Sebebi yok. Iki kere sebebi olmadigini yazdim o derece yok. Yazmak disinda mutluluk veren bir eylem yok bu aralar. Yine de haftasonu zencileri basketde yenmemiz iyiydi. Yeni bir ergenlik mi. Boyle bir sey var mi ki. Kafa karisik, disarda deli gibi yagmur, penceremde uc parmak aralik. Uyku zamani. Bu da uyku sarkisi.
http://www.youtube.com/watch?v=7AW9C3-qWug

29 Mayıs 2011 Pazar

guzel bi sarki

Uzun zamandir cok guzel bi parca yoktu kulaklarimda. Bu aralar var bi tane.
Biraz uzaklasmak istiyorsan her seyden, biraz hayallerde kalmak istiyorsan o zaman kirmizi bir oda duslemenin zamani gelmis demektir. Her ne kadar bu sarkiyi dinlerken surekli kirmizi balik aklima gelse de, yok sarkinin adi kirmizi oda, calan grubun adi sakin. Dinleyeni bi sakinlige aldi kesin. Sozlerini anladigin bi sarki dinlemek de ayri bi guzel. Nerden cikti simdi bu ? Ben kendim bizzat ingilizce muzik dinliyorum abi, esim ve cocuklar da oyle :) Ya anama kufrediyorsa. Yok cok sukur o kadar anliyorum ingilizce `den, ettirmem kendime kufur falan o kismi atlarim, geri kalani dinlerim. Gerekirse canim ulkemde bir kurulus bulurum o kismini yasaklatirim. Ama bestesi guzel, muzigi guzel ama eksik kalan bi sey var. Sozler ! O yuzden turkce sarkilar cogalsin, guzel turkce sarkilar calsin. Amerikalilar bana ` hey you ve heard that body, there s this band sakin, oh dear they re cool, damn it ' desin.
Kirmizi oda dusleyelim en iyisi.
http://www.youtube.com/watch?v=GIYucPlaf_U

21 Mayıs 2011 Cumartesi

Issiz adam

Yok bildigimiz issiz adam degil bu, issiz adam hatta soyle yazarsam kesinlikle anlasilir ishsiz adam, klavyemde turkcemizin guzide harflerinden olan sh yok. Anlasildigina gore devam ediyorum, yaklasik uzun zamandir gitmekte oldugum isimden ( az ya da cok ) artik biraz izin alma vakti geldi. Amerika nin gorulucek guzel yerleri var, elimde de uc bes kurus para varken, cantama esyalarimi doldurup `sail away` yapmanin zamani gelmistir. Bir yol arkadasi gerek. Bir sandal bir de kurek zaten hemen onumde deniz var, sandalla burdan londraya kadar yolumuz var.

18 Mayıs 2011 Çarşamba

feysbuk

 Size ne ifade eder facebook ?
Facebook deneyimlemekte olan herkesin ortak gorusu facebook`un insanlarin icini bosalttigi, sosyalligi oldurdugunu, ah nerde o eski iliskiler gunlerine olan ozlemi daha  da arttirdigi yonunde. Internet, medya, televizyon, diziler gun gectikce etrafimiza sarmakta suphesiz ama facebook bu resmin en buyuk parcasi belki de. Nasil mi ? 7 yasindaki ali` nin facebook hesabi var, 77 yasindaki ali dedenin de.. Ve isin en ilginc yani ikisi birbirini facebook`dan poke` layabiliyor. Peki facebook`u kotu mu yapar bu. Bence hayir ! Her seyde oldugu gibi azi karar cogu zarar hesabini burda da uygulamak gerektigine inaniyorum. Insanlarin bi sekilde dogumgunlerinin hatirlanmasi, bir sekilde iletisim icin kullanilmasi, konser monser tiyatro miyatro etkinliklerine ulasma araci olarak kullanilmasinin ne gibi bi yan etkisi olabilir ki ???
Saygilar

3 Mayıs 2011 Salı

evet insan sevgisi

Insan sevgisi sart, hem fikirim. Sait faik de demis zaten, `bir insani sevmekle baslar her sey`, ee baslatalim o zaman o her seyi. Ona da hem fikirim. Ama insan sevgisi nin yetmedigi anlarda olmuyor degil. Ornek geliyor, hazir olalim. Donem basinda gruplar olusturulur bir dersin, sona kalirsaniz dona kalirsiniz. Tamam diyelim don sansiniza buyuk kucuk kotu yuzde 30 pamuklu vs. Donem boyunca arkadaslarinizi tasirsiniz raporlari yazar, deneyleri yaparsiniz. Peki final projesine ne demeli. Biraz olsa ucundan tutun be arkadaslar diye isterseniz elbet. Tutmaz o arkadaslar ucundan, hazira alisan insan misalidir bu. Biri yapiyor ne de olsa aman bosver hic karismayalim. Proje tamamlandi lakin ancak arada insan sevgisi gitti geldi, grup arkadasina neyse ki turkce anlamiyor guzel dilekler sunuldu. Ama proje bitti. Insan sevgisi duruyor. Az biraz sinirlimiyim ne?

2 Mayıs 2011 Pazartesi

Neden abanmak yok?

 Evet neden yok abanmak ? Mahalleden abimizin istegi uzerine yok, yok yok kucuklukten kalma hirs uzerine yok, abanilan toptan kacan kaleci icin yok. Abanma kelimesini cocukken dagarcigina alan cocuklar icin yok, abanildigi icin maclara gelmeyenler icin yok. Bloga giris yazisi yazmak kadar da zor bi sey yokmus, neyse daha fazla abanmadan bizi izleyen 70 milyona merhaba diyorum :)